TÜRKİYE’DE İLK DEFA!!!
MOGOLİSTAN & DUHA TÜRKLERI (TSAATAN) TURU
Orhun Yazıtları & Antik Başkenti-Karakorum & Erdene-Zuu Manastırı & Jargal Jiguur Kaplıca & Hövsgöl Gölü & Şamanik Gezisi & Duha Türkleri & Tsaatan
Moğolistan’ın kuzeyindeki ıssız ormanlarda geyik sürüleriyle yaşayan Duha Türkleri, bu ülkedeki birkaç Türk boyundan biri olarak kültürlerini devam ettiriyor.
22 Haziran 2023 (Kurban Bayramı) & 13 Temmuz 2023
1.GÜN ISTANBUL – ULAN BATUR
İstanbul Havalimanı dış hatlar terminalinde saat 16:00’da Turvigo yetkilisi ile buluşma. Bagaj ve pasaport işlemlerimizin ardından saat 19:10’da Türk Havayolları’na ait TK342 sefer sayılı uçuşumuz ile Moğolistan’ın başkenti ve en büyük şehri olan Ulan Batur’a hareket ediyoruz. Geceleme uçakta.
2.GÜN ULAN BATUR
Yerel saat ile 10:00’da Ulan Batur’a varış. Ulan Batur “Chinggis Khaan” uluslararası havalimanına varışımızın ardından, bizleri bekleyen özel aracımız ve yerel rehberimiz ile birlikte şehir turumuza başlıyoruz.
Moğolca’da “Kızıl Bahadır” anlamına gelen şehrin eski ismi Urga’dır. 2014 yılı itibarıyla nüfusu 1.3 milyondan fazladır. Ulan Batur, Orta Kuzey Moğolistan’da, Tuul Nehri üzerinde bir vadide, 1,310 metre rakımda yer almaktadır.
Şehir turumuza ilk durağımız Orhun Yazıtları & Antik Başkenti Karakorume & Erdene-Zuu Manastırı ile başlıyoruz. Orhun Yazıtları’ndan olan Bilge kağan Abidelere varış.
Antik Başkenti Karakorum: YIII’inci yüzyılında ilk olarak kurulmustur. Moğol imparatorun ilk baskentidir. Erdene-Zuu Manastırı: Erdene Zuu Manastırı 1585’Te Abtay Han tarafından yapılmıştır. Karakurum’da kullanılmak üzere taştan inşa edilmiştir. 108 tapınak heykelciğiyle çevrilidir. Tapınak 1680’deki savaş durumunda zarar görmüş, 18. Yüzyılda yeniden yapılmış, 1872’de de içindeki 62 tapınağa onarım yapılmıştır.
Orhun Yazıtları Bilge kağan Abideler: Türk tarihinin belli bir dönemini hikaye ettikten başka bilinen en eski Türk yazısının ve bilhassa Türk dil ve edebiyatının çok önemli belgesi olan GökTürk (Kök-Türk) yazıtları, Doğuda Çin sınırlarında yaşamışTürklerin en önemli eserleridir. Bunlar Orhun ırmağının eski yatağı yakınlarında Koço-Çaydam adlı göl civarında dikilmiş anıtlar üzerindeki yazıtlar (kitabeler) dir. Bir kilometrelik alan üzerindeki bu anıtlar bugün Moğolistan topraklarındadır.
Göktürk alfabesi ile yazılı bulunan ilk anıtlar, 6. YY Yenisey Kırgızları’na aittir. Genel olarak bunlara Göktürk Anıtları adı verilir. Göktürk Anıtları 8. YY’da dikilen Orhun anıtlarında ise edebi güzelliğe ulaşmıştır. Sayfaları fazlaca olan bu taşların en önemlileri bilge Vezir Tonyukuk adında 720 yılında, kendisi tarafından yazdırılmış Tonyukuk Anıtı ile 731’de ölen Kül Tigin ve 734’te ölen Bilge Kağan Anıtı olmak üzere üç tanedir.
Bu abidelerin varlığından ilk defa 13. Y.Y. İlhanlılar devri tarihçisi Cüveyni (1226-1282) Tarih-i Cihan-Kuşa’sında söz etmiştir. Batılılarca 18. yy ortalarında bulunmuşsa da yazılar ancak 19. yy sonralarında Danimarkalı bilgin Thomsen (1842-1927) tarafından okunabilmiştir. Türk tarihinin ilk yazılı vesikaları olan bu taşlar, tarih ve edebiyat yönünden büyük değer taşımaktadır.
Öğle yemeğimiz tur esnasında yerel restoranda, Akşam yemeğimiz yerel restoran yada Tsaidam Ger Kampında alınacaktır.
Geceleme Tsaidam Ger Kampımızda.
Tsaidam Ger Kampı, UNESCO Dünya Mirası’nın bir “Kültürel Peyzajı” olarak kabul edilen Orkhon Vadisi’nin kültürel alanlarındaki Arkhangai eyaleti Khashaat’ta bulunuyor.
3.GÜN Tsenkher Kaplıca Spa & Turist Kampı
Sabah kahvaltımızın ardından Tsenkher Kaplıca Spa Kampına hareket edeceğiz.
Tsenkher Kaplıca Spa: Arkhangai eyaleti, birçok eski volkanlar ile ünlüdür. Bu volkanlar ve beraberindeki tektonik aktivite, deniz seviyesinden 1860 metre yüksekliğinden (1.16 mil) yükselen çok sayıda su kaynağı ve yıl boyu akan doğal sıcak sudan oluşmaktadır. Moğolistan’ın en ünlü kaplıcası Tsenkher doğal kaplıcası Tsenkher ilçsinde yer almaktadır. Bu doğal güzellik Tsetserleg kasabasının 27km güneyinde yer almaktadır, Arkhangai eyaletinin merkezinde yer almaktadır. Ormanlık tepeler ve nefes kesen dağlar arasında yer alan bu kaplıca, uçurumlar ve hızlı nehirler ile çevrilidir. Bu jeolojik manzaradan gelen su, yerden 85.5 ° C (185,9 ° F) olarak ortaya çıkar. Tsenkher kaplıcalarının, eklem hastalıklarını ve sinir sistemi hastalıklarını tedavi etmede yardımcı olan iyileştirici özelliklere sahip olduğu söylenmektedir. Kaplıcaya giren ve buradan akan su, hidrojen sülfit, sodyum karbonat, hidro karbonat, sülfat ve floritten oluşur. Tsenkher kaplıcaları, ziyaretçilerin yemyeşil bir dağ vadisinde ustaca yerleştirilmiş doğal ısıtmalı su havuzlarında dinlenmeleri için muhteşem bir ortam sunmaktadır. Bu sağlık spası kapalı ve açık banyolar sunmaktadır.
Öğle ve akşam yemeklerimiz kampta alınacaktır, geceleme kampımızda.
4.GÜN Hövsgöl Gölü /Hatgal
Sabah kahvaltımızın ardından Hövsgöl Gölü /Hatgal’e haraket.
Hövsgöl Gölü: Moğolistan’ın kuzeybatısında, Rusya sınırında, Sayan Dağları’nın doğu eteklerinde yer alır. Deniz seviyesinden 1654 metre yükseklikte, 136 km uzunluğunda ve en derin noktasında 262 metre derinliğindedir. Moğolistan’ın tatlı su rezervlerinin %70’ini, Dünya’nın tatlı sularının ise %1’ini oluşturur.Su havzası oldukça küçüktür ve sadece küçük çaplı akarsularla beslenir. Güney ucunda Selenge Nehri’ne dökülen Egiin Nehri ile sularını boşaltır. Selenge Nehri’nin de Baykal Gölü’ne açılmasıyla suları buraya kadar iletilir. Bu yolculuk sırasında gölün suları 1000 kilometreden fazla yol alır ve 1169 metrelik bir yükseklik değişikliği yaşar. Kuzey Moğolistan’da bulunduğu yer, baskın ağaç türü Sibirya melezçamı olan Büyük Sibirya tayga ormanının sınırını oluşturur.
Öğle ve akşam yemeklerimiz kampta alınacaktır, Geceleme Naranzangilaa turist kampımızda.
5.GÜN Şamanik Gezisi & Moğol Evini ziyaret & At Binme
Sabah kahvaltımızın ardından Moğol kültürünü daha yakından tanıyacağımız, Şamanik Gezisi, Moğol Evi Ziyareti ve at binme gibi bazı aktivitelerimizin olacağın keyifli bir geçireceğiz.
Öğle ve akşam yemeklerimiz kampta alınacaktır, Geceleme Naranzangilaa turist kampımızda
6.GÜN Duha Türkleri / Tsaatan
Sabah kahvalyımızın ardından Moğolistan’ın ıssız ormanlarda geyik sürüleriyle yaşayan Duha Türkleri’ni ziyaret için hareket ediyoruz. Duha Türkleri, bu ülkedeki birkaç Türk boyundan biri olarak kültürlerini devam ettiriyor.
Duha Türklere /Tsaatan/: Duhalar ya da Tuhalar veya Tsaatanlar, Moğolistan’ın orta kuzey bölgesindeki Hövsgöl aymağında yaşayan Türk halklarından Tuvaların 2010 yılında 282 kişilik nüfusa sahip soyu tehlike altında olan ren geyiği çobanı tengrici göçebe kabilesidir. Duhaların dilleri Duhaca, Sayan dilleri grubundan Tuvacanın ayrıksı bir lehçesidir ve hızla soyu tükenmektedir. Doğu Tuvacası konuşan Toju Tuvaları ile Tofaların lehçesine daha yakındır. Günümüzde Moğolca ile karışık kullanılmaktadır.
Dünyanın her yerine hızla yayılan teknoloji Duha Türklerinin yaşadığı ıssız taygalara da ulaşmış. Yakın zamana kadar teknolojiden uzak, dış dünyaya nispeten kapalı hayat süren Duhaların artık elektrik üretmek için güneş panelleri, uydu antenleri ve televizyonları, telefonları, bazı ailelerin arazi araçları var.
Duhaların çocukları da yakındaki ilçede bulunan yatılı ilkokul ve ortaokulda eğitim alıyor. Lise için ise daha büyük şehirlere gitmek zorundalar ancak derslerin Moğolca olması kendi dillerini öğrenememelerine ya da unutmalarına neden oluyor. Hem dış kültürlere açık olmaları hem de çocukların okumak için taygalardan ayrılmaları, Duha kültürünün ve geleneksel yaşam tarzlarının özellikle genç nesillerde değişmesi veya yok olmaya başlamasını beraberinde getiriyor. Duha toplumundaki yaşlılar Moğolcanın yanında kendi dillerini konuşabilirken gençlerin bir kısmı Duha dilini bilmiyor.
Duha Türklerinin konuştuğu Türkçe ise Türkiye’de veya Orta Asya coğrafyasında konuşulan Türkçe ile benzerlikler gösteriyor. Duhalar Türkiye’den giden biri ile anlaşmakta zorluk çekse bile birçok ortak kelime sayesinde bir iletişim yolu bulunabilir.
Ortak kelimelere örnek olarak ise “baş, el, kol, but, göz, kulak” gibi uzuvların isimleri, sayıların neredeyse tamamı, gece ve gündüz gibi doğa olayları, “biz, bizder (bizler),men, sen, o” gibi zamirler ile “var, yok, et, süt” gibi daha birçok sözcük sayılabilir.
Son yıllarda artan turizm de Duha Türklerinin dış kültürlerin etkilerine daha açık gelmesine yol açıyor. Moğolistan’daki el değmemiş doğayı görmek için dünyanın dört bir yanından gelen turistler, Duha Türkleri hakkındaki yayınlar sayesinde bu bölgeye de gelmeye başlamış.
Özellikle yaz aylarında Tsaganur civarına gelen turist sayısında artış görülüyor. Bölgede yaşayanlara geçen yıl buraya 2 binden fazla turistin geldiğini aktarıyor. Turistler, Duhaların kültürünü görmek ve el değmemiş doğada zaman geçirmek için taygalara giderek çadırlarını kiralıyor ve geyiklerine biniyor. Duhalar da turistlere geyik boynuzundan, derisinden ve kıymetli taşlardan yaptıkları hediyelik eşyaları satarak gelir elde ediyor. Öğle ve akşam yemeklerimiz kampta alınacaktır, Geceleme yerel Mogol Kampında.
7.GÜN Bulgan
Sabah kahvaltımızın ardından Bulgan şehrine hareket ve kampımıza transfer.
Dileyen misafirlerimiz kamp içerisindeki aktivitelerden faydalanabilir.
Öğle ve akşam yemeklerimiz kampta alınacaktır, Geceleme Kampımızda.
8.GÜN Ulan Batur
Sabah kahvaltımızın ardından Ulanbator’a dönüş. En iyi hediyelik eşya dükkanlarından kaşmir kumaşlardan kıyafetler, deve yününden battaniye, şallar, halılar ve el yapımı yöresel objeler alabilirsiniz. Ayrıca antika ve doğal sabunların bulunduğu dükkanları ziyaret edebilirsiniz. Öğle ve akşam yemeğimizi otelimizde alabiliriz. Geceleme otelimizde.
9.GÜN Ulan Batur – İstanbul
Sabah kahvaltımızın ardından havalimanına transfer ve check in işlemlerimizin ardından Türk Hava Yolları’nın TK343 sefer sayılı uçuşu ile saat 11:00’da İstanbul’a hareket. Yaklaşık 11 saatlik bir uçuşun ardından yerel saat ile 17:30’da İstanbul’a varış ve turumuzun sonu…
TOPLAM 8 GECE / 9 GÜN
TUR ÜCRET DETAYLARI :
2 KİŞİLİK ODADA KİŞİ BAŞI ÜCRETİ : 3.800 €
TEK KİŞİLİK ODA FARKI : 650 €
FİYATLARIMIZA DAHİL OLAN HİZMETLER:
*İstanbul / Ulan Bator – Ulan Bator / İstanbul arası Türk Havayolları ile ekonomi sınıfı gidiş dönüş uçak bileti ve vergiler.
* Ulan Bator’da 4 yada 5 * otelde 2 gece konaklama, Tsaidam Ger kampında 1 gece, Jargal Jiguur Kaplıca Spa & turist kampında 1 gece, Hövsgöl Gölü /Hatgal’de Naranzangilaa turist kampımızda 2 gece, Tsaatan’da 1 gece yerek kampta, Bulgan’da 1 gece Moğol Turistik Ger kamplarında tam pansiyon konaklamalar.
*Programda belirtilmiş olan tüm sabah kahvaltıları, öğle yemeği ve akşam yemekleri (yemeklerde içki ve meşrubatlar dahil değildir).
*Programda belirtilmiş olan tüm turlar ve transferler. 4×4 jeep yada minivanlar ile yapılmaktadır.
Tüm müze ve milli park giriş ücretleri
*Kamp ekipmanları ve At binme hizmeti
*Tecrübeli TURVİGO Uzman Rehberlik Hizmetleri.
*Programda belirtilmiş olan tüm turlar ve transferler.
*İstanbul içi Özel araç ile ev-havalimanı / havalimanı- ev transferleri.
*Kişi başına 50 TL tutan yurt dışı çıkış konut fonu.
*Türsab Zorunlu Seyahat Sigortası.
*Özel Yurtdışı seyahat iptal ve sağlık sigortası
**Yurt içi yada Yurt dışına yapacağınız seyahatiniz için Koru Özel Seyahat İptal ve Sağlık Sigortası yapılmaktadır. Seyahat öncesi herhangi bir sağlık sorunundan ötürü (1. Dereceden akrabalarınızı ilgilendiren sağlık sorunlarında ya da seyahat esnasında olası bir sağlık sorununuzda, valiz kaybolması vb. gibi durumlarda Koru Özel Sigorta, seyahatiniz için ödemiş olduğunuz bedelin yaklaşık % 90’lık kısmını karşılayabilmektedir) seyahatinizi iptal edebilirsiniz. Koru Özel Seyahat ve Sağlık Sigortasını, seyahatinizi koruma altına almak adına Turvigo olarak yapmaktayız. Koru Seyahat ve Sağlık Sigortası ile ilgili geniş kapsamlı bilgiyi Turvigo satış görevlilerinden öğrenebilirsiniz.
FİYATLARIMIZA DAHİL OLMAYAN HİZMETLER:
*Otellerde yapılacak olan kişisel harcamalar (mini bar, bar, restoran, telefon, kuru temizleme)
*Yemeklerde alınacak olan içki ve meşrubatlar.
MOĞOLİSTAN GENEL BİLGİLER
Duhalar, Moğolistan’ın en soğuk ve en dağlık bölgesi olan kuzeyde, Rusya sınırına yakın “tayga” adı verilen ormanlık alanda yaşıyor. “Zorlu yaşam şartları ve yolculukların” kendileri için olağan yaşam şartı olduğu Duhalar, Moğolistan’da Kazak, Tuva ve Hoton boylarıyla birlikte Türk dilini ve kültürünü devam ettiren boylardan.
Ren geyiği sürüleri besledikleri için Moğolların “Tsaatan” yani geyik çobanı dediği Türk kolu Duhaların sayısının Moğolistan’da sadece 800 kadar kaldığı tahmin ediliyor. Duhaları görebilmek için Türkiye’ye 8 bin kilometre uzaktaki Taygaya ulaşmak, bunun için de Asya’nın büyük göllerinden Hövsgöl’ün kuzeyindeki Tsaganur ilçesinin kuzeyine gitmek gerek.
BUZ TUTMUŞ GÖLDE YOLCULUK
Hava sıcaklığı kış aylarında genellikle eksi 20 ile eksi 40 derece arasında seyrettiği için göl buz tutuyor. Araçlar bu sayede yaklaşık 1 metre kalınlığındaki buz tabakasının üzerinde gidebiliyor. Bu yolculuk da 2 saat sürüyor. Göl üzerinde gidilmesiyle Tsaganur yolu birkaç saat kısalıyor. Yazın ise gölün batısından yine orman ve düzlüklerden geçerek Tsaganur’a gidiliyor.
Buz üzerinde gitmek hem heyecan verici hem ürkütücü. Bu konuda tecrübeli sürücülerin araç kullanması ve buzun kırılarak araçların suya gömülmesi ihtimaline karşı emniyet kemerinin takılmaması tavsiye ediliyor. Buranın yerlileri her sene birkaç aracın yer yer 160 metre derinliğe varan göle gömüldüğünü söylüyor. Yine de göl üzerinde lastik izlerinin oluşturduğu yollarda ilerleyen az sayıda araca rastlamak mümkün. Buz üzerindeki çatlaklar hayranlık verici güzellikte. Güneş ışıklarının vurmasıyla büyüleyici görüntüler ortaya çıkıyor. Donmuş gölde buza sıkışmış gemiler bu coğrafyaya aşina olmayanları şaşırtıyor. Bu gemiler yaz aylarında Hövsgöl üzerinde Rusya sınırına kadar taşımacılıkta kullanılıyor. Kışın ise etraflarını saran buzun mahkumu olarak havanın ısınmasını bekliyor.
Gölde ilerlerken burada yaşayan Moğolların buzu kırarak donmuş tabakanın altından içme ve kullanma suyu çıkardığı göze çarpıyor. Burada yaşayanlar, Hövsgöl’ün, hemen kuzeyindeki Baykal Gölü’nden sonra en berrak ve temiz suya sahip olduğunu söylüyor.
Göl üzerindeki yolculuk bittikten sonra en zor kısım başlıyor. Ormanın içinde, bazen yine buz tutmuş bir nehir yatağında, kimi zaman da düzlüklerde saatler süren bir yolculuk yapmak gerekiyor. Neredeyse yolun olmadığı bölgelerde önceki araçların izleri takip ediliyor. Engebeli arazilerde çoğunlukla saatte 10-20 kilometre hızla ilerleniyor.
Göz alabildiğince uzanan arazide lastik izlerini takip ederken yol bir anda üçe, dörde ayrılabiliyor ya da etrafta paralel devam eden başka patikalar göze çarpabiliyor. Bu yüzden Moğollar, “Her Moğol’un kendi yolu vardır” ata sözünü hatırlatıyor. Bölgeyi bilmeyenlerin ise kaybolma ihtimali çok yüksek.
Kullanılan araca göre Duha Türklerine ulaşan yol 8-12 saat sürebiliyor. Bu yollarda en çok tercih edilen araç eskiden askeri amaçla kullanılan Rus yapımı bir minibüs. Dünyanın bu bölgesinde 4×4 arazi araçlarının yanı sıra Rus yapımı bu minibüs dayanıklılığı ve ucuzluğuyla en çok tercih edilen vasıta.
Mörön’den kuzeye doğru ilerlerken yol kenarlarında Budist inancına göre gökyüzünü temsil eden mavi çaputlar bağlanmış piramit şeklindeki dallardan yapılmış sunak benzeri yapılar göze çarpıyor. Kimi Moğollar bu yapıları görünce yol kenarında durup inançlarına göre ibadet ediyor.
TAYGAYA ULAŞIM ÇOK ZOR
Adını gölden alan Hövsgöl vilayetinin Tsaganur ilçesi bu zorlu yolun sonunda. 2 bin nüfuslu ilçe, Ak Göl’ün kenarında kurulmuş. Kışın yine bu göl de buz tutuyor. İlçeye doğudan yaklaşınca araçla göl üzerinden geçmek gerekiyor.
Tsaganur’da nüfusun çoğunluğunu Moğollar oluşturuyor. 263 aileden oluşan 700 kadar Duha Türkü’nün bir kısmı da bu ilçede yaşıyor.
Duha Türklerinin kalan kısmının yurt edindiği taygalar ise Tsaganur’a kışın arazi araçlarıyla gidilirse 1 saat uzaklıkta. Buraya da yine yol yok demek yanlış olmaz. Taygaya kışın gitmek daha kolay çünkü yol üzerindeki bataklık alan buz tutmuş oluyor ve araçların geçmesine imkan tanıyor. Yazın ise çamur nedeniyle yürümek ya da at kullanmak gerekiyor.
Ulaşmanın daha uzun sürdüğü uzaktaki bir başka taygada da Duha Türkleri bulunuyor. Her iki taygada toplam 60 hane var. Tsaganur’a nispeten yakın olan taygada 10 aile yaşıyor. Ailelerin gençlerinin büyük bölümü okumak ya da çalışmak için ilçeye ya da şehirlere gitmiş.
Taygaya yaklaşanları, köpeklerin sesiyle tek göz kütük evlerinin kapısına çıkan Duha Türkleri kışın çok az gördükleri yabancıları evlerine misafir ediyor.
Eskiden yün kumaşlar ve hayvan postlarıyla muhkemleştirdikleri çadırlarda yaşayan Duhalar, artık kütükten yapılmış evlere geçmiş. Yazları yine çadırlara geçiyorlar. Kış soğuğundan korunmak için yeterli olmayan kütük evlerin içi izolasyon amacıyla çadır bezi, muşamba, halı gibi malzemelerle kaplı. Tek göz evin ortasındaki soba tek ısı kaynakları. Yemek yapmak için kullandıkları sobada buharda pişirdikleri mantılar misafirlerine sundukları başlıca ikramlardan. Geyik sütünden yapılmış çay ve peynir gibi ürünler de Duhaların temel gıdaları arasında.
GEYİKLER ONLARIN HER ŞEYİ
Duha Türkleri için geyik, hayat demek. Ren geyiği sürüleri besleyen Duha Türkleri, bu hayvanlar sayesinde hayatta kaldıklarını düşünüyor. Geyiklerin eti, sütü, postu, yünü, boynuzu, kısacası her zerresi Duhaların temel gıda ve geçim kaynağı. Bundan elde ettikleri hayatlarını idame etmek için kullanıyorlar.
Ren geyikleri Duhalar için aynı zamanda taşımacılıkta da kullanılan binek hayvanı. Yük taşımada kullandıkları geyikleri at gibi sürüyorlar ama bu sadece çok soğuk kış mevsiminde mümkün çünkü geyikler havalar ısındıkça dayanıklılığını kaybediyor. Duhalar da bu nedenle geyik sürülerini baharla birlikte daha yüksek yerlere götürüyor. Isınan havada binek hayvanı olarak da geyik yerine at kullanıyorlar.
ŞAMANİZİM İNANCI
Duha Türkleri Şamanizme inanıyor. Taygada yaşayanlar, güneşin, ayın veya önemli doğa olaylarının durumuna göre ya da ciddi hastalıklar gibi zorluklar halinde ayinler düzenliyor. Bu ayinlerde ruhlarla temasa geçerek zorluklardan kurtulmak için kötü ruhları kendi yöntemleriyle kovduklarına inanıyorlar.
Taygadaki Duha topluluğunun içinde iki şaman bulunuyor. Biri topluluğun önde gelenlerinden Gambat Sandık. Gambat, sağlık sorunu ve kişisel sıkıntıları olan kişilerin kendisine çözüm bulmak için geldiğini anlatıyor. Bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için ayinler yaptığını aktaran Gambat, kötü ruhları kovduktan sonra kişilerin sıkıntılarından kurtulduğunu savunuyor.
Tayganın diğer şamanı sağlık sorunlarını çözdüğü söylenen yaşlı bir kadın olan Tsinçiçik. Adının anlamı “iyi ve güzel çiçek” olan Tsinçiçik de doğuştan şaman olduğuna inanıyor. Tsinçiçik, anne ve baba tarafında da şamanlar bulunduğunu söylüyor.
DUHA TÜRKLERİ KİM?
Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsünden Doç. Dr. Bülent Gül ile Ankara Üniversitesinden Ankhbayar Danuu’nun 2012’de yayınladıkları araştırmaya göre, Moğolistan’da kadim Türk kültürünü devam ettiren Duhaların kökeniyle ilgili Çin kaynaklarında geçen “tu-po”, yani “dubo” adına dikkat çekildiği, dolayısıyla da Tuva Türkleriyle ilişkilendirildikleri görülüyor. Bazı Türk araştırmacılar da Dede Korkut Hikayelerinde geçen “Duha Koca Oğlu Deli Dumrul” adındaki Duha adı ile bu kadim kavim arasında bir ilişki olabileceğini belirtiyor.
1921’den önce Duhalar, Moğolistan İmparatorluğu hakimiyetinde Tanno Uryanhai hududu içinde dağlarda yaşayan “Soyonlar” olarak resmi kayıtlarda geçiyordu. Tanno Uryanhai hududu, 1917 yılında kurulan Sovyet Cumhuriyeti dış politikası sonucu 1921’de Moğolistan İmparatorluğu’ndan koptu.
Aynı yıl Tuva Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını ilan etmesiyle Sovyetler Birliği ve Moğolistan Halk Cumhuriyeti arasındaki sınır çizgisi, bir tartışma konusu oldu ve 1952 senesine kadar devam etti. Sınır çizgisi hakkında taraflar anlaşmaya varınca sınır bölgesinde yaşayan 53 ailenin vatandaşlık sorunu gündeme geldi ancak 1955’te bu 53 aileden oluşan Duhalar, kendi iradeleri ile Moğolistan vatandaşlığına müracaat etti.
Moğolistan sosyalist yönetim sırasında Duha Türklerini yerleşik hayata teşvik etti ancak 1980’lerin ortalarından itibaren Duhaların geleneksel yaşam tarzı, örf ve adetlerini korumak amacıyla eski karardan vazgeçildi. Duhalara ücretsiz kışlık kıyafetler, yaşlılara gıda yardımı, geyik çobanının maaşının diğer hayvancılık sektöründen fazla tutulması ve her aileye maaş bağlanması gibi sosyal yardımlar başladı ancak sosyalist rejimin çökmesi ve ekonomik sıkıntılarla Duhalar ihmal edildi.
2000’lerin başından itibaren ekonomik büyüme ve Moğolistan’da turizmin gelişmesiyle Duha Türkleri için yeni imkanlar ortaya çıktı fakat bu imkanlar Duhaların yaşam biçimini değiştiriyor ve kültürlerinin zamanla yok olma ihtimali yükseliyor.
Kartalla avcılık Moğolların ve Türklerin en eski avlanma geleneklerinden biri. Günümüzde bu gelenek Moğolistan’da Kazak Türkleri tarafından sürdürülmektedir.
6000 yıllık bir geçmişe sahip olduğu söylenmekle beraber, kaynaklarda ise tarihi 2-3 bin yıl öncesine kadar takip edebilmektedir.
Moğolistan’da her yıl Ekim ayında “Altın Kartal Festivali” yapılır. Festivalde avcıların hız ve çeviklikleri test edilir ve av hünerleri görülür. At üstünde geleneksel oyunlar da oynanır.
ÖNEMLİ NOTLAR VE SÖZLEŞME DETAYLARI:
*Yukarıda belirtilen uçuş saatleri havayolları ve diğer yerel taşıyıcılardan alınmıştır. Uçuş saatlerinde meydana gelebilecek herhangi bir değişiklikten, uçak iptalinden, uçağın teknik aksaklıklarından dolayı ortaya çıkabilecek rötarlardan, yolcunun iç hat uçuşlarını kaçırmasından kaynaklanan aksaklık veya doğabilecek olumsuz koşullardan Turvigo kesinlikle sorumlu tutulamaz.
*Programda belirtilen ve iç hatlarda uçuş gerçekleştirilecek olan havayolunun / havayollarının yerine başka bir yerel taşıyıcı / taşıyıcılar ile uçulabilir. Dolayısıyla, aktarma noktaları ve saatleri değişkenlik gösterebilir.
*Turvigo gerekli gördüğü durumlarda haber vermeksizin programın içeriğini bozmadan, şehirlerin programdaki sırasını ve uçulacak olan ana hava yolunu değiştirebilir.
*Turumuzun gerçekleşebilmesi için minimum 16, maksimum 21 kişinin katılımına ihtiyaç vardır (Gerekli çoğunluk sağlanamadığı takdirde Turvigo yukarıda belirtilen programı iptal etme hakkına sahiptir ve misafirlerine para iadesi yapar).
*Otellerde check-in saati 14:00, check-out ise 11:00 ila 12:00 arasındadır.
*Seyahat edeceğiniz ülke kendi yerel para birimini kullanmaktadır ve konvörtıbl değildir. Dolayısıyla seyahat öncesinde bu para birimlerini Türkiye’deki banka veya döviz bürolarından tedarik edemezsiniz. Bunun için yanınızda USD veye EURO bulundurmanızı tavsiye ederiz.
*Uçak yolculuğu esnasında her yolcunun kabin içinde 36 cm (yükseklik) x 23 cm (en) x 56 cm (boy) ebatlarında 1 parça eşya alma hakkı vardır. Bu seyahat esnasında kişi başı valiz hakkı maksimum 20 kg ile sınırlıdır. (LÜTFEN BU DETAYI TUR KALKMADAN ÖNCE FİRMAMIZ İLE TEKRAR TEYİD EDİNİZ. ZİRA HAVAYOLLARI VALİZ TAŞIMA KURALLARINI HABER VERMEKSİZİN DEĞİŞTİRMEKTEDİR). İç hat uçuşlarında bu ağırlık 15 kg’a kadar düşebilir. Ekstra valiz ya da ağırlıktan veya ödenecek ekstra bagaj ücretinden firmamız ve tur rehberi kesinlikle sorumlu değildir. Uçak içerisine özellikle kişi başına 1 parça eşya (5 kg – 8 kg) alabilirsiniz.
*Seyahatiniz esnasında cep telefonlarınızı ancak yurt dışı kullanımına açık ise kullanabilirsiniz.
*Bu ülkelere seyahat edecek Türkiye Cumhuriyeti Pasaportuna sahip misafirlerin vizeye ihtiyacı yoktur.
*Bu seyahate iştirak edecek olan her yolcunun pasaport temdit süresinin en az 9 ay ve en az “3 boş vize sayfası” olması gerekmektedir.
*Turvigo vize alımlarında izlenecek prosedür hakkında sizlere yardımcı olabilir. Konsolosluklar ve Büyükelçilikler randevu sistemi ile çalışmakta olup, gerektiğinde vize müracaatını şahsen kabul etmektedir. Vize alımı özellikle yaz aylarında en az 21 iş günü kadar sürmektedir. .
*Şirketimiz sizler ile konsolosluk / elçilik arasında bir aracı konumunda olup, herhangi bir vize alım garantisi veremez. Bu durumda konsolosluk / elçiliğin vermediği vizelerden Turvigo kesinlikle sorumlu tutulamaz. Vize alımından önce kayıt olurken Turvigo’ya ödenen vize ücreti yolcu vize alamadığı veya yolcu seyahate gitmekten vazgeçtiği takdirde iade yapılmaz. Bu şartları yolcu tura kayıt olurken kabul etmiş sayılır.
*Bu programa rezervasyon yaptıracağınız zaman pasaportunuzda yazılı olan isminizi açık olarak kayıt görevlisine pasaport numaranız, pasaport alış tarihiniz ve temdit süreniz ile birlikte lütfen bildiriniz.
Havalimanında check-in esnasında isimden kaynaklanan herhangi bir problemden firmamız kesinlikle sorumlu değildir. Bilet kesildikten sonra ister iç hat ister dış hat olsun isim değişikliği kesinlikle yapılamaz. Kesilen yeni biletin meblağı seyahat eden yolcuya rücu eder.
*Seyahatiniz esnasında yanınızda mutlaka bir yağmurluk, bir hırka veya bir kazak bulundurmanızı önemle tavsiye ederiz. Çünkü kapalı mekanların çoğunda kuvvetli bir klima sistemi bulunmakla beraber, yapacağınız uzun uçak yolculuğu esnasında da bu tarz giyecekler oldukça işinize yarayacaktır. (Yanınıza kesinlikle mayo, terlik, bol miktarda tişört, bermuda, rahat yürüyebileceğiniz bir ya da iki çift altı lastik ayakkabı ve yağmurluk alınız).
*Yurt dışı çıkışında gümrük ve pasaport engeli olan yolculara seyahate iştirak edemedikleri takdirde hiçbir ücret iadesi yapılmaz.
*Kredi Kartları, Banka Kartları ve Havayolu mensuplarının (emekli havayolu çalışanları da dahil) kestirmiş oldukları biletlerden firmamız sorumlu değildir. Program veya tarih değişikliğinde kredi kartı, banka kartı, puanlarla kesilen veya pass biletler ile uçacak olan yolcuların yanan biletlerinden firmamız sorumlu tutulamaz. Bu şartları yolcu tura kayıt olurken kabul etmiş sayılır.
REZERVASYON ve SÖZLEŞME ŞARTLARI:
YOLCU tarafından tarafımıza rezervasyon ile ilgili başvurular ayrıntılı Gezi Programı’na göre sözlü (telefon, acente ziyareti) veya yazılı olarak (mektup, faks, e-posta) yapılabilir. Firmamız tarafından başvurulara göre öncelik sıralaması yapılır. YOLCU’ ya seyahati teyit edilir. Eğer kontenjan dolu ise ve YOLCU talep ediyorsa yedek listeye alındığı bildirilir. Firmamız, ön ödemenin rezervasyon formunda bildirildiği şekilde ve tarihte yapılmaması durumunda başvuruyu koşulsuz ve nedensiz tek taraflı olarak iptal etme hakkına haizdir. Bu durumda yazılı ya da sözlü geri bildirim ön koşulu yoktur. Firmamızdan teyit ve onay alınmadan bir gezi için bankaya para yatırılamaz. Böyle bir havale yada ödeme yapan kişinin tur programına kendiliğinden dahil edilmesini sağlamaz ve para yatırana iade edilir. Böylesi yanlış bir havalenin iade masrafları YOLCU’ ya aittir.
Satış Sözleşmesi’nin YOLCU tarafından okunup yazılı veya elektronik ortamda (E-mail, telefon mesajı, WhatsApp, vs..) teyit edilip onaylanması, ön ödemenin yapılmış olması, rezervasyonun
kesinleşmesi için ön koşuldur. YOLCU ödeme yaptıktan sonra tüm Satış Sözleşmesi şartlarını kabul etmiş sayılır.
Döviz olarak yapılacak ödemelerde sözleşmedeki döviz cinsi olan birimle ödeme yapılacaktır.
Rezervasyon kayıt anında toplam ücretin %50’si alınır.
Tur kalkış tarihinden 45 gün öncesinde tüm bakiyelerin kapatılması gerekmektedir.
Rezervasyon işlemleri onaylandıktan sonra tüm uçak, otel, sigorta ve yurt dışı hizmet işlemleriniz yapılmaktadır. Bu işlemler yapıldıktan sonra özellikle uçak ve otellerde, iptal talep edildiği takdirde firma olarak tarafımıza ceza uygulaması yapılabilmektedir. YOLCU rezervasyon işlemlerini yaptıktan sonra herhangi bir sebepten dolayı iptal talep ettiği takdirde aşağıdaki İptal Koşullarını da kabul etmiş sayılır.
İptal Koşulları:
YOLCU, tur başlangıç tarihinden;
90 gün ya da öncesine kadar rezervasyonunu iptal ettiği takdirde toplam tur ücretinin %20’si iade edilemez.
90-70 gün arasına kadar rezervasyonunu iptal ettiği takdirde toplam tur ücretinin %40’ı iade edilemez.
69-40 gün arasına kadar rezervasyonunu iptal ettiği takdirde toplam tur ücretinin %50’si iade edilemez.
39-20 gün arasına kadar rezervasyonunu iptal ettiği takdirde toplam tur ücretinin %70’i iade edilemez.
19- 0 gün arasına kadar rezervasyonunu iptal ettiği takdirde toplam tur ücretinin %100’ü iade edilemez.
** Tur programında belirtilmiş olan tüm havayolu uçuşlarının ücreti ve iadeleri, ilgili havayolunun belirlediği koşullara bağlıdır. Dolayısıyla, havayolu uçuşlarına ait ücretleri iptal tarihine bakılmaksızın Yolcu’dan tahsil edilip, kalan rakam İptal Koşulları ve süreye bağlı olarak iade edilir.
Bir başka organizasyonumuzda buluşmak dileğiyle…
Tüm rezervasyon, soru ve önerileriniz, özel talepleriniz için bizi arayabilirsiniz.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.